....................BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM.................
style type="text/css">
   
  DEVRİN SAHABELERİ
  AHLAKIN ÖNEMİ
 
İslâm dini, ahlâka pek büyük bir kıymet ve önem vermiştir. Aslında İslâm, bir ahlâk ve fazilet, bir hikmet dinidir. Öyle ki, Peygamber Efendimiz buyurmuştur: "Ben, ancak mekâkim-i ahlâkı (ahlâkın iyi ve güzel olanlarını) tamamlamak için gönderildim." İslâmda, insanların manevî kıymetleri, sahib oldukları ahlâka göredir. 


Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur: "Sizin imanca en güzeliniz, ahlâkça en güzel olanınızdır. " Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) diğer bir hadis-i şerifde buyurulmuştur: "Allah Tealâ'ya, kullarının en sevgilisi, ahlâkça en güzel olanıdır.
 

" Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle dua buyururdu: "Allah'ım! Ben, senden sağlık, afiyet ve güzel ahlâk dilerim." İnsanların ahlâkı değişebilir. Çirkin huyları güzel huylara çevirmek işine "Tehzib-i ahlâk" denir. Bu değiştirme her halde mümkündür. Mümkün olmasaydı, Peygamber efendimiz: "Ahlâkınızı güzelleştirin." diye emretmezdi. Nefisleri ile mücadele eden çok kimselerin başarıya ulaşarak çok güzel huylar kazandıkları daima görülmektedir. 


Nefis terbiyesi (riyazet-alıştırma), hayvanlara, otlara, çiçeklere ve hatta taşlara tesir edip dururken, insanlara tesir etmez mi? "Huy canın altındadır. Can çıkmadıkça huy çıkmaz," sözü, her yönü ile doğru değildir. Bazı huyları değiştirmek güçtür; fakat imkânsız değildir. Tedavi sayesinde bazı hastalıklar tesirsiz hale geldiği gibi, terbiye ve mücahede sayesinde de bazı huylar, hiç olmazsa, tesirini gösteremez bir hale gelir, güzel huyların karşısında siner kalır.
 
 
  BUGÜN 19 ziyaretçiKİŞİ BURADAYDI!!!
- Free Web Site Counter
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol